Dr. Nilüfer KALBUR
Hipnoterapiler
1350Okunma
Bazen Tek Çıkış Yolu Alfa OlmaktırBazen...
Çocuğun önemli bir cok duygusal ihtiyacı karşılamadığında, ilerki yaşama yansıması boşluk ve yalnızlık hissidir.Büyüme aşamasında, çok ilgi de görmüş olabilirler ama bu genelde fiziksel ilgidir ve çocuk için inandırıcı olmamıştır. Bir şekilde, içten sevgi, duygusal bağlılık yanı sıra empati ve ve uyum eksikliği vardır. Bazen, ebeveynler, çocukları aracılığıyla kendi karşılanmamış onay ve duygusal ihtiyaçlarını karşılama yoluna gitmişlerdir. Çocuklara aşırı bir ilgi var gibi görünür ancak çocuk görülmemiş ve duyulmamış hisseder. Ebeveyninin yüksek standartını biraz karşıladığında özel hissetmiştir. Ebeveyn için görünüm ve başkalarının ne dediği cok önemlidir. Çocuk mükemmel olmaya çalışır. Çocuğun kendilik saygısı başkalarının onayına bağımlı hale gelir. Başkaları onayladığında, o da yalnızca bir an, değerli hisseder.Yeteneklerini sergilediğinde aşırı sevgi ve ilgiye ulaşır, ancak sıradan olduğunda yok gibi hisseder.
Bazen de akranlarından farklı olduğunu hissederek, duygusal yoksunluk, sosyal izolasyon ve kusurluluk bakış açıları ile hayata başlar çocuk. Akranları ve dış dünya tarafından reddedildiğini hissetme de gerçekleşmişse, ki bu durum genellikle ilk okul yıllarında kazanılır.
İçin için sevgiyi hak etmediğini düşünür.
Kabul görebilmek için onaylanmaya aşırı derecede ihtiyaç duyar. Ya çok çalışarak veya insanları kandırarak bu onayı elde etmeye çalışır.
Özel hissetmezse sıradan hisseder ve bu duygu katlanılmaz bir duygudur.Sanki ilgi odağı olmadığında yok olacaktır.
Eğer özel olmazsa hiç kimse onu sevmeyecek, kabul etmeyecektir.
Özel olma statülerinin kaybı, iş kaybı, partnerin terk etmesi gibi dayanılması çok güç bir durum haline gelir.Hastalanır, çalışamaz hale gelebilir.
Her eleştiri, onun için reddedilmeyle aynı anlamı taşır.
Küçük düşmüş değersiz üzgün hissetmek o kadar acı verir ki hak gören, rekabetçi, büyüklenmeci, istismar edici, statü arayıcı bir tutuma balıklama dalmak zorunda kalır.Artık bütünüyle bencil ve empatiden yoksundur.Özel davranış bekler, başkalarının uymak zorunda olduğu kurallara uymak zorunda olmadığına inanır .
Bu, yumuşaklıktan kötülüğe giden bir spektrumdur .
En tepe noktası, en iyi savunna iyi bir saldırıdır mottosu ile hareket eder hale gelmektir.
Bazıları tehdit altında hissettiğinde saldırabilir.
Üstünlük maskesinin işlevi, kusurluluk duygularını görmemek ve göstermemek, duygusal yoksunluğunu, insanları zorlayarak gidermeye çalışmaktır.
Alfa olmak zorundadır.
Başka insanların başarıları derin bir başarısızlık duygusu oluşturursa incinir.
Başkalarının başarılarını yıkmaya,değersizleştirmeye çalışabilir.
Bazen de büyüklenmeci tutumunu gizler. Alçak gönüllü biri gibi görünebilir. Ancak içten içe kendisini özel ve üstün görür. Böylece canınını acıtan kusurlu, sevimsiz,sevilmeyen olma çekirdek inancına temas etmeden yaşamla baş eder.
İnsanlar arasında büyüklenmeci davransa da tek başına kaldığında acı veren bu duygularla temastan kaçınmak için, işkoliklik,kumar oynama,araba yarışı, kaya tırmanışı gibi tehlikeli sporlar,spekülatif yatırımlar,rastgele cinsel ilişki,pornografi,siber sex,uyuşturu kullanma gibi davranışlara sığınır. Bu davranışlar uyarı ve heyecan sağlar. Bazen, bilgisayar oyunu, tv izlene,hayal kurma gibi tekrarlayan,düşünme ve içine dönmeyi engelleyen davranışlar içine girer. Bunların hepsi aslında boşluk ve değersizlik hissinden kaçınma yollarıdır .
Bir yetişkin olduğunda sevgiyi özümseme problemi yaşar. Onay kabul edebilir, takdir kabul edebilir, ilgi kabul edebilir, fakat sevgiyi kabul edemez..
Bu yüzden alıştığı kimyaya çekim duyup, duygusal olarak yoksunlaştıran ebeveyne benzer partnerlere yönelir. Sevilmediğinde rahat hisseder ve buna dayanmaya gönüllü olur.Ya da kendini feda eden partnerler bulup, aldıkça alıp partnerlerini duygusal çökmüş bir yığın haline getirir.
Önceleri üstün özellikler olduğunu düşündüğüi partneri iyice yüceltir, sonrasında kusur arayıp değersizleştirir.Partner, sabredip memnun etmeye, onu anlamaya çalıştıkça daha da değersizleşir.
Bu yüzden partnerin direnen ve karşı çıkan bir tutum sergilemesi gerekir.
Bazen de ilişkinin tüm ihtiyaclarını giderme görevi partnerinmiş gibi hisseder ve bu konuda çok haklı olduğunu düşünür .
Partnerlerini zamanla değersizleştirirken, partnerinden uzaklaşmaya başlar ve kendi isteklerini tatmine yönelir. Partnerinden, kendilerini izole eder.
Kendini avutma davranışlarına daha çok yönelir.
Böylece içlindeki yalnız çocuk iyice yalnızlaşır. Bu, tam bir kısır döngü, bir hamster çemberidir.
Bir gün...
Değerli ve önemli olmak onun için her şeyken, etrafında kendisini koşulsuz seven bir partner, dost kalmamış, sahip olduğu değerlilik göstergelerini canhıraş bir şekilde koruyarak, kaybetme korkusunun esaretinde zoraki bir büyüklenmecilikle devam eden içi boş, anlamsız bir hayatdır elinde kalan